İçindekiler →
İngiltere, HIV ile mücadelede önemli bir adım atmaya hazırlanıyor. Ulusal Sağlık ve Bakım Mükemmeliyeti Enstitüsü (NICE), HIV virüsüne karşı uzun süre etkili koruma sağlayan cabotegravir adlı enjeksiyonun, yüksek risk grubundaki yetişkinler ve gençler için kullanılabileceğini duyurdu. Bu ilaç, özellikle hap formunu düzenli kullanmakta zorlanan bireyler için büyük kolaylık sunuyor. Her iki ayda bir uygulanan cabotegravir, HIV virüsünün vücutta çoğalmasını ve yayılmasını engelleyerek bulaşma riskini ciddi oranda düşürüyor.
İngiltere Sağlık Güvenliği Ajansı’na (UKHSA) göre 2024 yılında ülkede 111 binden fazla kişi cinsel sağlık klinikleri üzerinden mevcut pre-exposure prophylaxis (PrEP) ilaçlarına erişim sağladı. Ancak NICE’in önerdiği bu yeni enjeksiyon, PrEP kullanıcılarına daha uzun süreli bir koruma sunarak önemli bir fark yaratabilir. Enjeksiyonun Ulusal Sağlık Servisi (NHS) kapsamında erişilebilir olması, yılda yaklaşık 1.000 kişinin faydalanabileceği öngörülüyor.
Cabotegravir, klinik çalışmalarda son derece etkili bulundu. Uzmanlara göre, bu tedavi hem fiziksel olarak daha az müdahale gerektiriyor hem de kullanım düzenliliği konusunda yaşanan sorunları ortadan kaldırıyor. Hap almayı unutan ya da aksatan bireylerde HIV’e karşı koruma düzeyi azalabiliyor. Ancak iki ayda bir uygulanan bu enjeksiyonla, koruma süreci daha güvenilir ve istikrarlı bir hale geliyor.
NICE İlaç Değerlendirme Direktörü Helen Knight yaptığı açıklamada, “Bugünkü cabotegravir tavsiyesi önemli bir dönüm noktasına işaret ediyor – bu, hastalara sunulan ilk enjeksiyon yoluyla HIV önleyici tedavi,” ifadelerini kullandı. Bu gelişme, özellikle yüksek risk grubundaki bireyler için hem psikolojik hem de fiziksel rahatlama sağlayabilir.

Cabotegravir’in ardından sağlık otoritelerinin gündeminde bir diğer güçlü aday daha var: lenacapavir. Bu ilaç, yılda yalnızca iki kez uygulanmasına rağmen HIV’e karşı yüksek etkinlik gösteriyor. Avrupa Birliği ve ABD’deki düzenleyici kurumlar, 2024 yılı başlarında lenacapavir’e onay verdi. Bu durum, ilacın İngiltere’de de onay sürecini hızlandırabilir.
İlaç üreticisi Gilead, İngiltere’de resmi başvurularını yapmış durumda. Lenacapavir’in özellikle düzenli sağlık hizmetine ulaşamayan bireyler için büyük kolaylık sağlayabileceği düşünülüyor. Bağışıklık sistemini destekleyen beslenme alışkanlıkları da bu süreçte önem kazanıyor; örneğin, meyve tüketiminin hava kirliliğine karşı akciğer sağlığını koruyup koruyamayacağı gibi konular da araştırılıyor. Yılda sadece iki kez enjeksiyonla alınması gereken bu ilaç, hem zamandan tasarruf sağlıyor hem de hasta bağlılığını artırıyor.
Ancak bu yeniliklerin gölgesinde önemli bir problem de gündeme geliyor: tedaviye erişim eşitliği. Zengin ülkelerde bir yıllık lenacapavir tedavisinin kişi başı maliyeti yaklaşık 28 bin dolar, yani ortalama 1,1 milyon TL. Bu rakam, düşük ve orta gelirli ülkeler için ciddi bir engel oluşturuyor.
Bu nedenle, küresel sağlık girişimleri de harekete geçmiş durumda. Tıbbi erişim grubu Unitaid, geçtiğimiz ay yaptığı açıklamayla lenacapavir’in daha ucuz, jenerik versiyonunun 2027 yılı itibarıyla 120 düşük gelirli ülkede erişilebilir hale getirilmesini planladıklarını duyurdu. Bu plan, düşük gelirli bölgelerdeki HIV yayılımını azaltmak için hayati önem taşıyor.
PrEP (pre-exposure prophylaxis), son yıllarda HIV ile mücadelede en etkili stratejilerden biri haline geldi. Günümüzde çoğu kişi için günlük hap formuyla uygulanan PrEP, doğru kullanıldığında bulaşma riskini %99 oranında azaltıyor. Ancak hap alımına bağlılık düşük olduğunda etkinliği azalabiliyor. Bu noktada cabotegravir ve lenacapavir gibi uzun etkili enjeksiyonlar, bu sorunu ortadan kaldırarak daha geniş bir kullanıcı kitlesine ulaşılmasını mümkün kılıyor.
Sağlık otoriteleri, bu ilaçların yalnızca bireysel koruma değil, toplum genelinde HIV yayılımını kontrol altına alma konusunda da etkili olabileceğini belirtiyor. Özellikle gençler ve risk altındaki topluluklar arasında bu tür uzun etkili çözümler, hem enfeksiyon oranlarını azaltabilir hem de stigma ile mücadelede rol oynayabilir.
İngiltere’nin attığı bu adımlar, küresel sağlık politikaları açısından da örnek teşkil edebilir. NICE’in bu önerisi, sadece İngiltere’de değil, dünyanın birçok yerinde HIV ile mücadelede yeni bir kapı aralayabilir. PrEP’in enjeksiyon formuna geçişi, önleyici sağlık hizmetlerinde sessiz ama güçlü bir devrim anlamına geliyor.
Önümüzdeki aylarda NHS aracılığıyla İngiltere genelinde erişime açılması beklenen cabotegravir, HIV ile mücadelede hem stratejik hem de insan hayatını doğrudan etkileyen bir yenilik. NICE’in rehberliği doğrultusunda yaygınlaştırılacak olan bu yöntem, kullanıcı dostu yapısıyla binlerce insan için koruyucu bir kalkana dönüşebilir.
Küresel sağlık örgütlerinin hedefi net: HIV’in bulaşmasını tamamen durdurmak ve yeni nesillere virüssüz bir dünya bırakmak. Cabotegravir ve lenacapavir gibi yenilikçi ilaçlar sayesinde, bu hedef artık hayal olmaktan çıkıyor.